İmamın Manken Kızı Emine Şenlikoğlu

Zalimden alim, alimden zalim doğar, sözünü doğrulayan babasınının değerlerinden nefret eden bir genç kızın öyküsü İmamın Manken Kızı!.
Fatma , evin genç kızıydı. Zeki ,sürekli kitaplar okuyan bir gençti. Fatma’nın babası imamdı.Fatma , babasının imam olmasına tahammül edemiyordu.Çünkü , Fatma küçükken bazı insanlardan bir şeyler duymuştu İmamlık mesleği ile alakalı. O yüzden Fatma babasının bu mesleğini hiç sevememişti.

Fatmaların evi yağmur yağdığında sürekli su alıyordu.Her şey ıslanıyordu. Bu yüzden Fatma hep isyanlardaydı.Fatma can sıkıntısını üzerinden atmak için Betüş adında ki komşularına gidiyordu .Orda tv izleyip vakit gecırıyordu.Betüş’ün pek de iyi bir geçmişi yoktu.Betüş kadın ticareti yapıyordu.Fatma Betüş’e giderken yol üzerinde evleri olan tekerlekli sandalye ye mahkum genç delikanlı ıle de uğrasıyordu. Delikanlı Fatma’ ya aşıkdı ama Fatma yüz vermiyordu.Sürekli O’nun kalbini kırıyor incitici davranışlarda bulunuyordu.Yakup İmam , kızı Fatma ‘nın bu durumu için çareler arıyordu.Çünkü Fatma hep isyan ediyordu, hiçbir şeyden memnun olmuyordu.Kafasına göre davranıp hareket ediyordu. Fatma, bir gece Betüş’lerde kalacağını söyleyip evden gitmişti. Yakup imam akşam eve geldiğnde Fatma ‘nın Betüş’lerde kalacağını öğrenmişti ve bu duruma çok sinirlenmişti.Öfkeyle evden çıkan Yakup imam soluğu Betüş ‘lerin evinde almıştı.Fatma ‘yı alıp eve götürmüştü.Fatma yine isyan ediyordu yeter deyip bağırıp çağırıyordu babasına .Çalışmak istediğini söylüyordu.’’Okutmadınız madem bırakın da çalışayım’’ diyordu.Yakup imam mecburen çalışma isteğini kabul etti biricik kızının .

Fatma için yeni bir başlangıçtı.Fatma babasının bulduğu işde çalışmaya başladı.Ama Fatma bu işi beğenmiyordu.Çünkü Fatma manken olmak istiyordu.İki hafta çalıştıktan sonra Fatma gizlice buradan ayrılararak mankenlik ajansında yanında işe başlamıştı.Fatma git gide kötü alışkanlıklar kazanıyordu.Sigara içmeye başlamıştı.Eve geç saatlerde geliyordu.Yakup imamın bu durum dikkatini çekmişti .İş yerini arayıp bu durumu öğrenmek istediğinde acı gerçekle karsılaşmıştı.Çünkü biricik kızı, gözünün nuru Fatma işden ayrılalı yedi ay olmuştu.Hergün evden işe diye çıkıp gidiyor geç vakitlerde geliyordu. Yalanları ortaya çıkmıştı Fatma ‘nın.Yakup imam kızının ne yaptığını öğrenmek için onu takip etme kararı aldı.Sabah Fatma evden çıktı babası da hemen arkasından.Fatma taksiye binince ,Yakup imam da hemen bir taksi çevirip takibe başladı.

Aman Allah’ım ! deyip feryat ediyordu Yakup imam . Çünkü Fatma baş örtüsünü çıkarmıştı.Çantasından kıyafetler çıkarıp onları uzerındekılerle degısıyordu.Taksi bir mankenlik ajansının önünde durmuştu.Fatma taksiden çok farklı bir dış görünüm ile inmişti.Yakup imamın kızı değildi sanki .Fatma içeri girdi arkasından Yakup imam bakakalmıştı .Üzerindeki şok halini atlatınca kapının önünde ki tabelayı okuyan baba bir şok daha geçirdi. Çünkü tabela da mankenlik ajansı olduğu yazıyordu.Yakup imam ‘’ kızım burda ne iş yapıyor’’ diye hıçkırıklara boğulmuştu.Telefon numarasını alıp hemen ajansı aradı.Telefonu kalın sesli , sert tonlarda bir erkek açmıştı.Yakup imam telefonu açan adama oranın ne işle meşgul olduğunu sordu.Adam da mankenlik ajansı oldugunu söyledi , peki dedi imam aglaya aglaya.Kızım Fatma orda ne iş yapıyor dedi.Telefonu açan adam burda oyle bırı yok dedı.Yakup imam olur mu oyle sey! Az önce geldi, iş yerine girdi, gördüm deyince adam kayıtlara bakayım dedı. Yakup imamı biraz bekletti.Adam bi süre sonra Yakup imama Fatma yani iş yerinde ki adı Çiçek olan kızının orda mankenlik yaptıgını söyledi.
Evet Yakup imamın başından kaynar sular dökülmüştü.Acı bir gerçekle karşı karşıya kalmıştı.Ne yapsın şimdi baba yüreği , ağlıyordu ağlıyordu .Hıçkırıklara boğulmuştu koskaca imam ,koskaca baba , koskaca adam …. Çaresizce ağlıyordu..Çoçuklar gibi ağlıyordu…

Yakup imam artık kızının yaptığı işi biliyordu .Ordan uzaklaştı ve dert ortagı Ahmet ‘in yanına gitti . Kadim dostu Ahmet ‘’ neyın var Hocam’’ demeye kalmadı Yakup imam tekrar başladı ağlamaya ve anlattı teker teker olanları.Ahmet Bey sadece teselli sözcükleri kurabiliyordu. Ne diyebilirdi ki yıkılmış, hayal kırıklığına uğramış bir babaya…..Yakup imam topladı kendisini ve kızının avucunun içinden kaymasını engelleycekti.Cami nin önüne tezgah açmaya karar verdi. Böylece kızının ihtiyaçlarını karşılayabilecekti.Günler böyle geçiyordu. Fatma’nın kardeşi Usame; dergide bir mankenin ablasına ne kadar çok benzediğini söylemişti.Yakup imam da benim kızım öyle şeyler yapmaz diyordu kızının gözlerinin içine bakarak.Aslında Yakup imam kendini ve kızını kandırıyordu sadece.Fatma işe gitmişti.Yakup imam kızının günlüğünü okuma kararı aldı.Odasına gitti çekmeceleri kurcaladı ve kızının günlüğünü buldu. Yakup imam içindeki hüzün ile okumaya başladı . Neler yazıyordu burada, neler yapıyordu kızı, neler yazmıştı inanamadı Yakup imam..Fatma’sı ,biricik kızı birkaç kez uyuşturucu kullanmış sonra bu alşkanlığını terk etmişti.Fatma, babasının herşeyi öğrendiğini biliyordu.Artık evde kalamazdı.Fatma evden kaçmıştı.Babası işyerini de öğrenmişti.O yüzden Fatma Betüş’e gitti. Betüş Fatma yı bir adres verdi oraya gönderdi.Fatma evden kaçtığı ilk gece idi. Fatma kendini çok kötü his ediyordu.Gittiği yerde Berna diye bir kız ve cinsiyet değiştirmiş olan Figo ıle tanışmıştı. İlk gece Figo ve Berna Fatma’yı gazinoya götürmüştü. Fatma ‘nın hiç de alışık olmadığı ortamlardı.Fatma içkiyi ağzına alamazken yeni tanıştığı arkadaşları su gibi içki içiyorlardı.Gece uzun sürmüştü Fatma yorulmuştu eve gelince hemen uyuya kalmıştı.Sabah uyandığında Betüş ile konuşmuştu.Betüş bir moda evinde Fatma ya iş bulmuştu.Fatma bir hafta çalıştı ama patronu Fatma’yı sürekli rahatsız ediyordu.Podyum da açık kıyafetler giymesini istiyordu. Fatma buradan da ayrılmıştı.Başka bir ajansda çalışmaya başlamıştı. Burada arkadaşları Leyla, Necla ve Banu ile 5 aydır çalışıyordu. Evden ayrı kalalı 5 ay olmuştu .Fatma her gecen gün babasını özlüyordu.kardeşi Usame’yi özlüyordu.Annesi burnunda tütüyordu.

Günler geçiyordu. Fatma içindeki gerçek Fatma ‘yı arıyordu ama bulamıyordu.Yormuştu bu hayat onu .Artık istemiyordu çalışmak..Babasını ne de çok özlemişti. Ama nasıl gidecekti ki ..! Babasının, Yakup imamın küçük masum kızı değildi artık ..Nasıl bakacaktı babasının yüzüne ..Bunları düşünse de artık içinde ki hasret dinmiyordu.

Fatma işi bıraktı babasının kızı olmak için özür dilemek için yuvaya dönme kararı aldı.Fatma evlerinin olduğu sokağa geldiğinde caminin önünde bir kalabalık gördü.Herkes ağlıyordu.Musalla taşının üzerinde bir cenaze vardı. Fatma babasının kadim dostu Ahmet amcayı görebilmişti.Hızlı adımlarla yanına giderek babamm! Ahmet amca babammm nerde ! diyebildi sadece …Ağlıyordu Fatma , çünkü ölmüştü babası öyle söylüyordu Ahmet amca. Öldü baban Fatma diyordu.. Fatma ağlıyordu ne yapacak şimdi babası yokdu oysa ne kadar çok özlemişti onu. Ne kadar kırmıştı babasını , ne kadar çok çektirmişti babasına ..Babası yokdu … İnanmak istemiyordu Fatma..Ama yoktu babası artık .. Ahmet amca Fatma’ nın yanına gelip bak kızım karsıya baban karsı duvarda sana
bakıyor sen dersini aldın artık diyordu. Ve Fatma ile babası birbirine bakıp ağlıyorlardı.. öylece kaldılar ….
SON…

Kitap'tan Kesitler

Bahane arayan Gül'de de bulur
Duyamaz hüznünü bülbülde bulur
Şelale suyunda girdaplar bulur
Bahane arayan bulur a canım.

Dalgın dalgın tekrar baktı aynı kapıya. Bu akşam namaz mı uzamıştı? Yoksa ona mı öyle gelmişti? Pencerenin camı kırık olduğundan babası oraya bir bez parçası çakmış, küçük pencerenin sadece bir kanadından dışarısı görünüyordu.

Fatma çalışırken hızını yavaşlattı. Bütün derdi zoru babasına çilesini göstermekti. Oyalanıyordu, bazı görevliler gibi iş yapıyor görünürde hiç durmuyordu.

____________________________________________________________________________________________________________

Ahşap evin üzerindeki kar eridikçe içeriye sular damlamış, her taraf ıslanmıştı.

Evin genç kızı Fatma, eline aldığı kapları akan yerlere yerleştirirken isyan ediyordu.

- Bıktım artık, bıktım. Beni duyuyor musun anne! Söyle şu kocana bizi doğru dürüst bir eve taşısın.

Fatma kin ve nefretle isyanına devam ediyordu.

- Zaten evimizden iyice utanır oldum. Arkadaşlarımı bile davet edemiyorum.

- Kızım, evladım, şükret halimize, bunu bulamayanlar da var. Baban birazda gelir. Sanıyorum son rekatı kıldırıyor. Sesin neredeyse camiden duyulacak. Biraz yavaş konuş.